Zimbabwe’de, hükümetin lityumu ham mineral olarak ihraç etmekten ve ülke içinde pillere dönüştürmekten 1,7 milyar avro kaybettiğini açıklamasının ardından tüm lityum ihracatını yasakladı.
Lityum, çoğunlukla araba cep telefonları ve bilgisayarlarda kullanılan elektronik pillerin bir bileşeni için çok önemli. Hatta bu yüzden, “beyaz altın” olarak da nitelendirilebiliyor. Sadece son iki yılda Lityum’un fiyatları küresel ölçekte yüzde 1.100 arttı.
Hükümet, Zimbabve'nin Afrika'daki en büyük mineral miktarına sahip olduğunu ve dünyanın ihtiyaçlarının beşte birini karşılamaya yeteceğini söylüyor. Bu itibarla Zimbabwe hükümetinin aldığı bu karar, tüm dünyada etkili olabilir.
Dünyanın en büyük lityum ihracatçılarından biri olma yolunda ilerlerken hükümet, yabancı şirketlerin pil üretimine hakim olmasına izin vermek yerine kendi pil endüstrisini kurması gerektiğini söylüyor.
Başarılı olursa, Zimbabve ekonomisi için büyük bir değişime işaret edecek. Zimbabwe Maden ve Madenciliği Geliştirme Bakanlığı, lityumu çıkaran ve madeni sınır ötesi kaçakçılığına sokan zanaatkar madencilere de baskı uygulayacağını söyledi.
Diğer birçok mineral zengini Afrika devleti gibi Zimbabwe de ham minerallerinin onları işleyebilecek ve çok sayıda istihdam yaratabilecek yerel endüstriler geliştirmek yerine, onlarca yıldır, çok uluslu şirketler tarafından çıkarılmasına izin verdi.
Hükümetin aldığı bu karar, akıllara İran’daki Musaddık devrimini ve sonrasında yaşanan süreçleri getiriyor. Bilindiği gibi İran’da petrol üretimi ve satışı İngiliz şirketlerinin tekelindeydi ve bu sürece Musaddık hükümeti tarafından karşı çıkılmasının ardından, tarihi bir darbe süreci yaşanmıştı.
Zimbabwe’nin pil üretimi açısından çok önemli bir etki oluşturacak olan Lityum ihracı yasağı, küresel üreticilerin tepkisini çekebilir ve bunun siyasi sonuçları olabilir.